Kızlık zarı çoğu toplumda bekaretin simgesi olarak görülmektedir. Bu nedenle bu kızlık zarı dikimi hastalarımız için ciddi bir endişe kaynağıdır. Aslında kızlık zarı muayenesi ve dikimi son derece basit ve ağrısızdır.
Kızlık Zarı Nedir?
Kızlık zarı vajinanın girişinde bulunan ince bir mukoza parçasıdır. Çoğu zaman halka şeklinde ve ortası açık bir yapıdır. Ancak nadiren, ortasında bir septum ya da süzgeç benzeri bir yapı bulunabilir.
Hatta bu durumlarda, kızlık zarı vajina girişini kapattığı için, ilk cinsel ilişki öncesinde kızlık zarına basit bir cerrahi müdahelede bulunmak bile gerekebilir. Bu nedenle, ilk cinsel ilişkide aşırı ağrı ve zorluk yaşayan hastaların, mutlaka öncelikle bir jinekolojik muayeneden geçmesi gereklidir.
Kızlık Zarı Dikimi Nedir?
Günümüzde, özellikle ülkemiz gibi bazı toplumlarda, bekaret sembolü olarak görülen kızlık zarı, kültürel ve toplumsal olarak önem taşımaktadır. Bu nedenle kızlık zarı dikimi işlemi yapılmaktadır.
Kızlık Zarı Muayenesi
Kızlık zarı muayenesi son derece basit ve can yakmayan bir muayenedir. Bu konuda deneyimli bir jinekolog tarafından, litotomi pozisyonu denilen özel bir pozisyonda, özel bir muayene masasında, yeterli ışık altında, vajina girişini örten labium minus, yani küçük dudaklar kenera çekilerek yapılan bir muayenedir.
Kızlık zarı muayenesi sırasında kızlık zarına hiçbir şekilde zarar gelmez. Hekimin dışarıdan dudaklara dokunması ve kenara çekmesi çok hafif bir gerginliğe yola açabilir. Bu muayene sırasında, kızlık zarı üzerinde oluşmuş bir laserasyon, yani küçük bir ya da daha fazla sayıda çentik varsa, bunlar saat kadranları şeklinde tanımlanarak not edilir. Örneğin “saat 3 ve 7 hizasında laserasyon” gibi. Eğer bu tür bir zedelenme yoksa “himen intakt” yani sağlam olarak not edilir.
Bu tür bir incelemenin hastanın kendisi ya da bir yakını tarafından yapılması mümkün değildir, çünkü buradaki anatomik yapılara alışkın olmak ve bu konuda deneyimli olmak gereklidir.
İlk cinsel ilişkide kızlık zarında bir zedelenme olunca bazen küçük bir leke ya da pembe bir akıntı, bazen ise yoğun kanama olur. Hatta bazı durumlarda, kızlık zarı yeterince esnek ve ince yapıda olduğunda, hiç kanama olmayabilir. Bu durum hastanın bakire olmadığı anlamına gelmez.
Tamemen doğuştan gelen, aynı göz rengimiz, saç rengimiz gibi, vücut yapımıza ait bir özellikten kaynaklanan bir durumdur. Bu durum deneyimli bir jinekolog tarafından muayene ile kolaylıkla anlaşılabilir.
Kızlık Zarı Dikimi
Ülkemizde ne yazık ki, kızlık zarı bekaret sembolü olarak görüldüğü için, bazı genç kızlar, gerek doğuştan gelen yapıları, gerekse geçirdikleri kazalara bağlı bekaretlerini yitirmiş olmaları sebebiyle, kızlık zarı dikilmesi için jinekolog hekimlere başvurmaktadır.
Kızlık zarı dikimi cerrahi deneyim gerektirmektedir. Teknik olarak iki farklı şekilde yapılabilmektedir:
- Eğer hastanın gerdek gecesine bir aydan daha bir kısa süre varsa, kalıcı onarımın iyileşmesi için bu süre yeterli olmadığından, teknik olarak geçici kızlık zarı dikimi daha uygun olmaktadır.
- Eğer iyileşme için yeterli süre varsa, kalıcı onarım, yani flep yöntemi tercih edilmektedir. Bu cerrahi işlemede kalıcı kızlık zarı dikimi
Kalıcı ve Geçici Kızlık Zarı Dikimi Arasındaki Farklar
Geçici kızlık zarı dikimi genellikle, lokal anestezi altında (yani bölgesel olarak uyuşturma ile) uygulanmaktadır. En uygunu gerdek tarihinden 2-3 gün önce yapılmasıdır. Kendiliğinden eriyen sütür (dikiş) materyali kulanıldığı için, dikiş alınmaz.
Kalıcı kızlık zarı dikimi ise, sedasyon ve lokal anestezi bir arada ya da hasta uyumuna bağlı olarak, yalnızca lokal anestezi altında yapılabilmektedir. Kişinin doku yapısına bağlı olarak, bir-bir buçuk ay bir iyileşme dönemi gerektirir.
Kendiliğinden eriyen dikişler kullanıldığı için, dikiş alınması gerekmez. Sonrasında hastaların mutlaka kontrole gelmesi önerilmektedir. Çünkü her vücut yapısı aynı şekilde iyileşme göstermeyebilir. Kızlık zarı dikimi sonrası hastaların bir-bir buçuk ay boyunca, spor, yüzme, ağır kaldırma, bisiklete binme, epilasyon vb. aktiviteden uzak kalması, genel hijyen önerilerine uyması önemlidir.
Kızlık zarı dikiminden sonra ne zaman ilişkiye girilebilir?
Geçici kızlık zarı dikiminden sonra 2-3 gün içerisinde ilk beraberlik mümkündür. Zaten daha uzun süreli olursa, dikişler eriyeceği için, yapılan onarımın bir etkisi olmayacaktır.
Kalıcı kızlık zarı dikiminden sonra ise, bir-bir buçuk ay içerisinde mutlaka bir kontrol yapılmalıdır. İyileşme durumuna göre bu süreden sonra cinsel ilişki mümkün olur. Kalıcı onarımda, herhangi bir kaza, ya da travma olmadığı sürece, yapılan onarım, ilk cinsel ilişkiye kadar uzun süreli geçerliliğini korur.
Kızlık zarı dikimi anlaşılır mı ?
Kızlık zarı dikimi; deneyimli bir hekim tarafından yapılan muayene dışında, hastalar ya da yakınları tarafından, bu tür cerrahi geçirilmiş olduğu anlaşılamaz. Hatta bazen kişinin cilt yapısına bağlı olarak, özellikle kalıcı onarımda, iyileşme tamamlandıktan sonra, hekim tarafından bile anlaşılmayabilir.
Kızlık zarı dikimi işlemi kimseyle paylaşılıyor mu?
Kızlık zarı dikimi son derece özeldir. Hasta mahrumiyeti açısından, genel hekimlik etiği gereği, hasta bilgileri, hasta dışında hiç kimseyle sözel ya da yazılı olarak paylaşılamaz. Ayrıca her hangi bir devlet kurumu vb. ile de bu tür bilgiler paylaşılmaz.
Kızlık zarı dikiminden sonra nelere dikkat edilmeli?
- Hastalar her iki onarımdan sonra da aynı gün evlerine dönebilir. Hatta bazı hastalar, özel nedenlerle şehir dışında bu tür cerrahi işlemler yaptırmakta ve aynı gün evlerine dönebilmektedir.
- Özellikle sedasyonla, yani uyutularak işlem yapıldıysa, hastaların klinikte yeterince dinlenmesi, bol sıvı alması, yemek yemesi ve sonrasında yola çıkması önerilir. Sedasyon almış hastaların ,aynı gün araba kullanması önerilmez.
- Hastalar aynı gün ayakta duş yapabilirler. Bol, pamuklu çamaşır giymeleri, genital bölge hijyenine dikkat etmeleri, bu bölgeyi kuru ve temiz tutmaları önemlidir.
- Çalışan hastalar, ağır fiziksel aktivite gerektiren bir işleri olmadığı sürece, birkaç gün sonra işlerine dönebilmektedir.
- Ağrı durumunda, hastanın aspirin dışında her tür ağrı kesiciyi kullanması mümkündür.
Dikim sonrası hastaların bir-bir buçuk ay boyunca, spor, yüzme, çömelme, ağır kaldırma, bisiklete binme, epilasyon vb. aktiviteden uzak kalması önerilmektedir. Kalıcı dikimde mutlaka hastaların önerilen tarihte kontrol muayenesine gelmeleri ve ancak bundan sonra cinsel ilişkide bulunmaları önerilmektedir.